Diyabet Hastalığı ve Göz

  • Şeker hastalığının göze etkileri nelerdir?

Şeker hastası olan birey, insülin hormonunun bozukluğu nedeni ile yediği besinlerden kana geçen şekeri kullanamaz ve kan şekeri yükselir. Hastalığın ortak sonucu olan bu kan şekeri yuksekliği kontrol altına alınamazsa zaman içinde diyabetin göz, böbrek, ve sinir sistemi (periferik ve otonom) gibi uzun dönem kötü etkileri gelişir.

Son yıllardaki verilere göre Avrupa ülkeleri arasında şeker hastalığı sıklığının en yüksek olduğu ülke Türkiye ve görülme sıklığı da hızla artmakta olduğu görülmekte. Sonuç olarak şeker hastalığının bu artan görülme sıklığı, beraberinde gözde oluşan zararlı etkilerin biz göz hekimleri tarafından son derece sık görülmesine yol açıyor. 

Şeker hastalığının en çok üzerinde durulan ve kuşkusuz en olumsuz etkisi, görmeyi sağlayan hücrelerin yer aldığı ağ tabakanın “retina” hasarıdır. Retina denilen bu doku aldığı uyarıları beyne ileten adeta çanak anten vazifesi gören bir dokudur. 

Şeker hastalığının retina tabakasına kötü etkileri, küçük damarların uzun süren kan şekeri yüksekliğine bağlı olarak tahrip olması sonucu gelişir. Şeker hastalığına bağlı retina hasarı kabaca iki aşamada oluşmaktadır. 

Birinci aşama olan erken hastalık döneminde retina tabakasına sınırlı bir etki söz konusudur. Bu aşamada, retina tabakası içinde minik kanamalar, küçük damarları hasarına bağlı olarak bu damarlardan sızıntılar görebiliyoruz. Bu birinci aşamada kişinin görme şikayeti olmayabilir veya görme kaybı yavaş yavaş ilerlediğinden kişi günlük yaşamını etkileyecek derecede görme bozukluğu gelişene kadar farkına varmayabilir. 

İkinci aşamada, yani ilerlemiş hastalıkta değişiklikler sadece ağ tabaka içinde sınırlı değildir. Damarların bozulması sonucu anormal damarlar gelişmeye ve retina tabakasının dışına, göz küresinin içine doğru uzanmaya başlarlar. Bu anormal, yeni oluşan damarlar normal damar yapısında değildirler, dolayısıyla içlerinde kanı tutamazlar, hem daha çok sızdırırlar hem de göz boşluğuna kanamaya meyillidirler. Hastalık bu aşamada gerektiği gibi tedavi edilmezse, bu anormal damarlar içinden geliştikleri retina dokusunu da beraberlerinde göz içine doğru sürüklerler ve retina tabakası durduğu göz iç duvarından ayırırlar. Bu duruma biz retina dekolmanı diyoruz. Bu çok ileri durumda artık geri dönüşü çok zor olan ciddi görme kayıpları yaşanabilir. 

Şeker hastalığının her iki evresinde de damarlardan sızıntı sonucu sarı noktada yani gözün görme keskinliğinin büyük kısmından sorumlu alanında sıvı toplanması oluşabilir. Bu durum erken hastalık döneminde dahi görme bozukluğuna yol açabilir.  

Şeker hastalığının gözde sadece retina tabakasını etkilemez. Şeker hastalığına bağlı olarak gözyaşının nitelik ve nicelik olarak bozulması ile karakterli kuru göz dediğimiz hastalık. Yine kornea tabakasının hastalıklarına sıklıkla rastlanmakta.  Şeker hastalarında katarakt daha sık ve daha erken yaşlarda ortaya çıkar. Yine bu hastalarda özellikle ilerlemiş şeker hastalığında, katarakt ameliyatı sonrası oluşabilecek problemlere daha sık rastlanır.  

  • Şeker hastalığının gözü olumsuz etkileyip etkilemediği nasıl anlaşılır?

Yapılacak damlalı göz muayeneleri ile gözde şeker hastalığını olumsuz etkilerinin mevcut olup olmadığı saptanabilir. Gözler kalbin aynasıdır, yalan nedir bilmez onlar …

  • Şeker hastalarının, iyi bir bakımla hastalığın göze zararlarının önüne geçmeleri mümkün mü? 

Tabii ki bu zararları önlemek veya geciktirmek mümkün. Burada hastalarımıza vurguladığımız nokta şeker hastalığının tüm vücudu ilgilendiren bir rahatsızlık olması.  

Bu doğrultuda hastalarımızın bir endokrin veya dahiliye hekimi tarafından takibi önemlidir. O hekim tarafından verilecek tedavilere ve önerilere uyum bizim göze yönelik yapacağımız tedavileri de son derece olumlu etkilemektedir. Bunların başında mevcut yaşam tarzının değiştirilmesi gelmektedir.  Diyabetin tum tiplerinde tedavinin değişmez oğeleri hastanın eğitimi, tıbbi beslenme tedavisi ve egzersizdir. 

  • Şeker hastaları ne sıklıkla göz muayenesine gitmeliler? 

Tip 1 diyabetli bireylerde tanıyı izleyen beşinci yıldan itibaren, tip 2 diyabetli bireylerde ise tanı anında göz dibi değerlendirmesi ile başlanmalı ve daha sonra yılda bir tekrarlanmalıdır. Gözün şeker hastalığına bağlı komplikasyonları gelişmiş ise bu muayenelerin sıklığı artmak sureti ile değişebilir. 

  • Şeker hastalığının göze zararları nasıl tedavi ediliyor? Zararlar geri çevrilebiliyor mu? 

Şeker hastalığına bağlı retinada oluşan kötü etkilerin ortadan kaldırmak için biz göz hekimlerinin uyguladığı çok etkili tedaviler tabii ki mevcut.  

Bu şeker hastalığına bağlı retina hasarında kullanılan tedavileri 3 ana başlıkta toplamak mümkün; Lazer tedavileri, göz içi ilaç uygulamaları ve göz ameliyatları.. 

Ancak göz dibinde ağ tabakasının keskin görmemizi sağlayan makula-sarı nokta bölgesinde görmeyi tehdit edecek derecede sıvı birikiminde damarlardan sızıntıyı azaltmak veya ağ tabakada anormal damarlar geliştiğinde bu damarların gerilemesini sağlamak amacıyla lazer tedavileri uygulamaktayız. 

Proliferatif diyabetik retinopatinin daha geç evrelerinde göz boşluğuna zaman içerisinde geri çekilmeyen kanamalar olduğunda veya gözde hastalığın ileri evrelerinde ortaya çıkan bağ dokusu gelişip ağ tabaka üzerinde çekintiler yapması gibi durumlarda ise bunları temizlemek için vitrektomi ameliyatı uygulanmaktadır.

Son yıllarda göz içine enjekte edilebilen anormal damarların gelişimini ve sızıntıları baskılayıcı ilaçlar da tedavi de sıklıkla kullanılmakta. 

Telefon